Başlamadan önce belirtmek istediğim bir adres var : https://www.radartutorial.eu
Burada çok çok daha detaylı ve doğru bilgiyi Türkçe bulmanız mümkün
Başlayalım;
Normalde erken ihbar radarları aşağıda ki gibidir.
Gördüğünüz gibi bir kırmızı birde beyaz iki antenden oluşmaktadır. (modern radarlar daha farklı gözükebilir ancak prensip aynıdır.)
Altta ki beyaz olan asli arama radarı iken üstte mevcut olan kırmızı parça ise IFF antenidir.
IFF digital bir sorgu sinyaline verilen digital cevaptan oluşmaktadır. Sorgu sinyali göndermeye (transmit) cevap vermeye (respond) dolayısıyla IFF sistemlerine transponder denmektedir.
IFF cevapları rakamsal olarak 0-7 arasındadır 8 ve 9 kullanılamaz bunun sebebi sistemlerin tarihsel gelişimi ve hava savunmada ilk kullanılan bilgisayar sistemlerinin oktal olmasındandır.
IFF çok önemli bir amaca yani bir uçağın teşhis edilmesine yardımcı olmaktadır. Yardımcı olmaktadır ancak asli olarak kullanılan teşhis sistemi değildir. Tabii bundan 50 yıl önce havacılık bu kadar gelişmemişken uçak teşhis etmek nispeten kolay iken günümüzde bu durum artan uçuş sayısı nedeniyle giderek karmaşık hale gelmiş ve zorlaşmıştır.
Şu bölgeyi kontrol eden ekipte olduğunuzu düşünün.
Size çağrı yapan bir trafik olduğunda bulun bakalım hangisi.
Iste bu nedenle uçaklar için IFF sistemi geliştirilmiştir. Her uçağa bir MOD III kodu tahsis edilir.
Örnegin : 4354. Saat 13:00 ie 14:00 arası uçan Istanbul-Ankara Havayolu trafiğine tahsis edilirse o uçak anında tespit edilir.
Ancak IFF (MOD III) bize sadece tekil bilgi ötesinde ayrıca irtifa bilgiside (standard altimetreye göre)verir.
Buna da MOD C denir. Flightradar24 te calibrated Altitude ile görünendir. (Not : Flight Radar ADSB adında farklı bir teknoloji kullanıyor irtifa bilgisi tam olarak IFF ten gelmemektedir bu nedenle fark olabilir ancak mantık aynıdır).
MOD III dışında MOD I ve MOD II dede kod tahsisi yapılır ve mesela DCS Hoggit Serverında anlamlandırma aşağıda ki gibidir.
Örneğin MOD III ü 1126 olan trafik CAP görevi uçmaktadır ve O saat diliminide 26 nolu ucus Akıncı 10 2 numaraya aittir. Bu hava görev emrinde yani DCS görev planlamasında belirtilir.
MOD 4 te sorgu sinyalı kriptoludur dolayısıyla sadece şifrelenmiş mesajı açabilenler şifreli olarak cevap verirler. Şifrede sadece dost unsurlarda olabileceğinden çok yüksek olasılıkla dosttur cevap verebilen platformlar.
Mevcut IFF tiplerinden Mod5 ve MOD S harici hala eski tip yapılardır.
IFF tipleri:
MOD I, MOD II, MOD III, MOD C, MOD 4, MOD 5, MOD S
MOD S ise eski tip IFF sistemleri en fazla 4096 koda izin verdiğinden yetersiz kalmaya başladılar. Dolayısı ile kodlama kapasitesi daha fazla olan çözüme gerek oldu. Böylece MOD S doğdu. her platforma sabit bir kod tahsisi ile 24 bitlik adresleme kapasitesi üzerinden 16 milyondan fazla kod oluşturma imkanı doğdu. DCS te kullanılmamaktadir. (Yukarıda ki resimde yeşil bölge)
MOD 5 MOD S içeren askeri çözümdür DCS te kullanılmamaktadır.
Özetleyecek olursak;
DCS te kullandığımız IFF sistemleri gerçekte hala kullanılan ancak eskimeye başlamış sistemlerdir. Her bir MOD a verilen anlam görev planlama ile belirlenmektedir ancak emercensi kodları (7500-7600-7700) mutlaka aynen kullanılmalıdır (Havacılık kültürü açısından). DCS te IFF çok gerekli değildir Lotatc programında dahi login olduğunuz bilgiler görünmektedir ancak sanalda olsa havacılık yapıyorsak IFF gereklidir. Dolayısı ile kullanalım liderlik veya görev planlaması yaparkende kullandıralım.